Tuesday, November 07, 2006

Görkem' e ! haberseli için..

Baştan Çıkarma Üzerine...

Jean Baudrillard bu kitabında Özne –nesne ilişkisi üzerinde durarak öznenin gönüllü olarak kendini nesaneye çevirmesinden bahsetmektedir.Baştan çıkarıcı olanın bir oyun oynadığını ve baştan çıkarılanında bu oyuna gönüllü katıldığı üzerinde durulur.Tutkuyu yaratanın dişil olduğu ve bu evrende dişilin erili baştan cıkardığını savunmaktadır.Baştan çıkarılan eril ise gönüllü olarak buna boyun eğmektedir.(Böylece tersinir bir özellik taşımaktadır)Bu durum da bir çeşit simulasyondur.İktidar ,gerçek evrene ; baştan çıkarma ise simgeler evrenine hükmetmeyi temsil etmektedir.Baştan çıkarma bu bağlamda bir kaderdir.
Baudrillard bu yazısında erilin yani erkeğinde dişile yani kadına göre daha doğal olduğunu öne sürer.
Simulasyonda gerçekle modeller arasındaki ayrımı ortaya koymak imkansızdır., simulasyon modellerinin ortaya koyduğu gerçekten başka bir gerçek yoktur; tıpkı , görünümlerin dişiliğinden başka bir dişilik olmadığı gibi.Simülasyonda çözümsüzdürBöylece dişil simülasyonun en kesin belirtisi hemde baştan çıkarma konusu söz konusu olduğunda simülasyonun ötesine geçmek için tek çıkar yoldur.Belirsizliğin ilkesi olarak dişiliği göstermektedir.Bu bağlamda da gizem perdesi baştan çıkarmanın en etkili ögelerindendir. Gerçekliğin fazla olması , nesnenin aşırıgerçekliği cazip olandır.Aşırıgerçekçilik gerçeküstücülük demek değildir.O , görünür olma durumundan yararlanarak baştan çıkarmayı köşeye sıkıştırmaktadır.
Baştan çıkarmayı bir oyun; cinselliği ise bir işlev olarak gören Baudrillard, baştan çıkarmanın alanını arzunun değil, oyunun ve meydan okumanın alanı olduğunu söyler.Her sözün özgürleşebileceğini ve arzuya yönelebileceğinide yazar görüşlerine ekler.
Baudrillard , pornonun da bir simulasyon olduğuna değinmektedir.Yazar , bedeni simgesel bir örtüye benzeterek örtüyü ortadan kaldıran bu örtü oyunu da baştan çıkarmanın kaynağıdır der.
Doğa ve arzu özgürleşme sürecinde birbirini izlemektedir fakat tek bir farkla ; eskiden üretici güçlerin özgürleştirilmesi söz konusuyken , günümüzde bedenin ve cinselliğin özgürleştirilmesi söz konusu.Simgelerin sıralanışında önce baştan çıkarma vardı , cinsellik ise onun üstüne eklendi.Yeni kültürde cinselin , baştan çıkarmanın üstesinden geldiği artık bir gerçek. Dünyanın işleyişi zihinsel bir baştan çıkarmanın sonucudur.Baştan çıkarma bir tür simgesel karar vermedir ve pratik bir hedefe ulaşmayı da yanında getirmektedir.Baştan çıkarma , cinsel düzenin varlığına bir meydan okumadır.Bu durumda baştan çıkarmada mutlak bir meydan okuma söz konusudur ,tıpkı iskambil oynunda koz gibidir. Oyun meydan okuma ve kozdur!



Bu durumda baştan çıkarmayı oluşturan ögeler kışkırtma,meydan okuma ve oyundur.Baştan çıkarmadan kurtulmak mümkün değildir ve baştan çıkarma karşıtı söylem baştan çıkarma söyleminin başkalaşıma uğramış son biçimidir.
Cinselliğin, baştan çıkarmanın geçersiz ve cazibesiz biçimi olduğu öne sürülen bu kitapda yazar , dünyanın da geçersiz ve cazibesiz biçimlerinin , genellikle gerçekler olduğunu bize aktarır.
İktidar tersinilirlilik yüzünden baştan cıkarıcıdır.İktidar ikil bir ilişki içinde gerçeklesir.İktidar topluma meydan okurken , varlığını sürdürüp sürdüremiyeceği konusundada bir meydan okumaya maruz kalır.Kendini bu durumda değiş tokuş edemezsse yok olur.
Baştan çıkarma , üretimden ,cinsellikten daha güçlüdür.Meydan okumaya, vaat yarışına ve ölüme dayanan çembersel , tersinir bir süreçdir.Baştan çıkarma açık olandır , en yüzeysel olandaki söylemdir aslında.Bu nedenle yoruma dayanan her söylem , söylemlerin en az baştan çıkarıcı olanıdır.
“ İnsan , yalnızca sahte hakikat düşüncesiyle yaşayabilir ”der yazar.Aslında gerçeğin olmadığını ,diğerine tahammül edilemeyeceği üzerinde durur.
Baudrillard bu bağlamda yazdığı kitapda bir çok alanda ‘’baştan çıkarma’’ ile karşılaştığımızı ve diğer kitaplarında olduğu gibi bunların hepsinin bir simülasyondan ibaret olduğuna değinmektedir.Anlamsızlık ortamında yaşandığını ve bu ortamın coşkusuz halinin simülasyon olduğunu ,coşkulu halininde olsa olsa ‘bastan çıkarma’ olabileceğini söyleyerek son sözünü söyler : “Baştan Çıkarma Bir Kaderdir!”